Lojistik ve sanayi sektöründe dünyanın önemli tedarikçilerinden biri olan ÜÇGE DRS, yalnızca raf üreticisi kimliğiyle değil; depo sistemlerini yazılım, otomasyon ve veri yönetimiyle birlikte kurgulayan entegre bir teknoloji markası olarak intralojistiğin dönüşümüne liderlik ediyor.
Ar-Ge ve İnovasyonda İlklerin Öncüsü
ÜÇGE DRS, üç farklı lokasyonda toplam 100 bin m²’lik üretim alanında faaliyet gösteriyor. Kuruluşundan bugüne, yerli üretim gücüyle, Türkiye’de ilk high-rack, ilk mobil racking sistem, ilk AS/RS akıllı depolama sistemi gibi sektöründeki ilkleriyle de bütünleşmiş lider bir yapıya sahip. Firma çok yakın bir zamanda da Ar-Ge merkezi gücü ve gelişmiş sistem mühendisliği kabiliyeti ile projelendirdiği 35 metre yüksekliğindeki tam otomatik depo sistemini devreye almaya hazırlanıyor. Bu sistem, dikeyde büyüme sağlayarak işletmeye daha fazla kapasite, verimlilik ve hız sunmayı hedefliyor. Öte yandan, Türkiye’de yine bir ilk olacak şekilde eksi 20 dereceye kadar çalışabilen insansız “karanlık depo” teknolojisi, donuk gıda sektöründe devrim yaratacak bir nitelik taşıyor. Bu yeni ASRS çözümüyle ÜÇGE DRS sektördeki öncü rolünü sürdürmeye devam ediyor.
Ar-Ge çalışmalarının uzun vadeli vizyona dayandığını belirten ÜÇGE DRS Satış Grup Direktörü Fatih Özbalaban, “Geleceğin intralojistik sistemleri veriyle, yazılımla ve mühendislik zekâsıyla çalışıyor. Biz bu bütünlüğü sağlayan, entegre çözümleri tek çatı altında sunan bir teknoloji markasıyız. Yalnızca bugünü değil, beş on yıl sonrasını öngörerek sistemler geliştiriyoruz. Aynı zamanda küresel standartlarla uyumlu Ar-Ge yaklaşımımız, sunduğumuz tüm teknolojik projelerin uluslararası geçerliliğini güvence altına alıyor.”
Sektörün beklentisi “Verimli, Hızlı, Güvenli Depolar”
İntralojistik sistemlerdeki ihtiyaç ve beklentilerin merkezinde; minimum alanda maksimum depolama, yüksek hız, düşük enerji tüketimi ile yapısal ve operasyonel güvenlik yer alıyor. Bu çerçevede geliştirdikleri çözümlere değinen Özbalaban şunları aktardı: “ÜÇGE DRS’nin Ar-Ge merkezinde geliştirilen ve tescilli markalarımız olan ASRS PAŞA, MULTİPAL, MOBİPAL ve AUTOPAL; tam ve yarı otomatik akıllı depo sistemlerinde yüksek verimlilik, alan optimizasyonu ve operasyonel esneklik sağlıyor. Patentli teknolojilerle hayata geçirdiğimiz bu inovatif sistemler, yalnızca ithalata alternatif olmakla kalmıyor, aynı zamanda küresel pazarda rekabet gücümüzü artıran stratejik yatırımlara dönüşüyor. Bu sistemlerde raf, shuttle, konveyör ve yazılım bileşenlerini entegre bir yapıda sunarken; özellikle yüksek yapılarda güvenliği de en üst seviyeye taşıyacak şekilde statik ve dinamik mühendislik analizlerine dayanarak tasarlıyoruz.”
TEKNOSAB’da Stratejik Teknoloji Yatırımı
Üretim ve teknoloji altyapısını genişletmek amacıyla, robotik depo çözümlerine özel yeni bir tesis yatırımı için Bursa TEKNOSAB bölgesinde hazırlıklarını sürdürdüklerini ifade eden Özbalaban “2027 yılında faaliyete geçmesini planladığımız bu önemli yatırımla hem yurt içi hem de global ölçekte artan talebe daha hızlı ve daha yüksek üretim kapasitesiyle yanıt vermeyi hedefliyoruz. Türkiye’nin dört bir yanında ve dünyanın 77 ülkesinde müşterilerimizin ihtiyaçlarına çözüm sunuyoruz. Avrupa, Orta Asya, Kuzey Afrika ve Körfez ülkeleri başta olmak üzere genişleyen ihracat ağımızla üretimimizin yüzde 40’ını yurt dışına gönderiyoruz. Ar-Ge ve inovasyon odaklı robotik teknolojilerimizle ulusal ve uluslararası pazarda marka değerimizi ve etki gücümüzü daha da artırmayı hedefliyoruz.” dedi.