Türk mutfağının gelişimi ve yerel ürünlerin öne çıkarılması adına çalışmalar hayata geçiren Filiz, bu yıl “Yeniden düşün. Yeniden yarat. Yeniden inşa et.” temasıyla düzenlenen Brand Week’te, yerel lezzetlerin yaratıcı gücünü, coğrafi işaretli Filiz Mardin Bulguru ile gösterdi.
Filiz, bu yıl başında tüketicilerle buluşturduğu coğrafi işaret tescilli Filiz Mardin Bulguru ile yerel lezzetlerin daha fazla bilinmesi amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Filiz, 8 Kasım’da düzenlenen Brand Week’te “Türk Mutfağında Yerel Lezzetin Yaratıcı Gücü” panelinde yer alarak yerel ürünlerin gastronomideki etkisini ve modern mutfağa katkılarını aktardı. Panelde, hem yerel malzemelerin önemi vurgulandı hem de markaların yerel ürünlerin nasıl etkin bir şekilde kullanabileceğine dair ilham verici örnekler sunuldu.
Oturumda Barilla Türkiye Pazarlama Direktörü Selcen Tokgöz Özkan; Sosyal Gastronomi Ebru Baybara Demir, Neolokal Kurucu Şefi Maksut Aşkar, Beslenme Uzmanı ve Aktivist Dilara Koçak ile sahneyi paylaştı.
Etkinlikte, Filiz, coğrafi işaretli Mardin Bulguru’nu tanıtarak, yerel ürünlerin yaratıcı gücünü ve önemini vurguladı. Etkinlik alanında yer alan Filiz standında; Şef Ebru Baybara Demir’in, Filiz Mardin Bulguru ile hazırladığı fellah köftesi ve teşt pilavı ile Dilara Koçak’ın reçetesiyle hazırlanan antioksidan salatası misafirlere ikram edildi.
“Topraktan gelen gücümüz ve yerel değerlerimiz, özgünlüğümüzün sebebi”
Barilla Türkiye Pazarlama Direktörü Selcen Tokgöz Özkan, paneldeki konuşmasında Türk mutfağını özgün kılan ve uluslararası arenada fark yaratacak değerlere dikkat çekti: “Türk mutfağı, kökenleri Orta Asya’ya dayanan ve yüzyıllar boyunca zenginleşen bir kültürel mirası temsil ediyor. Filiz olarak, Türk mutfağının en az diğer dünya mutfakları kadar saygı görmesi gereken başlıca mutfaklardan olduğuna inanıyor, bunu amaç ediniyoruz. Topraktan gelen güçle, hammaddenin kalitesi ve yerelliğinin bize özgünlük getirdiğini biliyor, sürekli yenilik yoluyla insanların daha iyi yaşamasını sağlamak için özenle çalışıyoruz.”
Şef Ebru Baybara Demir ise, “Yerel ürün; bir bölgenin temeli, odak noktasıdır. Desteklenmesi ve devamlılığının sağlanması, ilk olarak yerel kalkınmayı güçlendirir. Küçücük bir tohum, koskoca bir ekosistemi çalışır halde tutuyor” diyerek yerel ürünlerin, bir bölgenin kimliğini yansıtmasının yanı sıra ekonomik kalkınmadaki önemini de vurguladı.
Geleneksel tariflerin gelecekte de kabul görebilmesi için günümüz koşullarına göre güncellenmesi gerektiğini vurgulayan Şef Maksut Aşkar, ancak bu şekilde Anadolu mutfağının doğru temsil edilebileceğini ve geleceğe taşınabileceğini belirtti. Bulgurun doğuştan gelen zindelik unsurlarına dikkat çeken Dilara Koçak ise “Hem bize hem gezegene iyi gelen beslenme modelini incelediğimizde akıllara tek bir beslenme tipi geliyor: Akdeniz tipi beslenme. Bulgur da bu beslenme planının vazgeçilmez tahılları arasında yer alıyor. Gücü sadeliğinden geliyor. Yerel, sağlıklı, ekonomik ve pratik bir ürün” diye konuştu.
“Mezopotamya Güneşi” Filiz Mardin Bulguru
Filiz, yarım asırlık tecrübesini yeni bir alana taşıyarak 2023 yılının başında, bulgur kategorisinde de yerini aldı. Bu kapsamda, Filiz’in “Filiz Mardin Bulguru” olarak iki farklı çeşidini piyasaya sunduğu coğrafi işaretli yeni ürünü, markanın ürün portföyüne yeni bir boyut kazandırdı.
Marka, yeni ürünü Filiz Mardin Bulguru ile medeniyetlere cömertçe kucak açan Mardin’in “Mezopotamya Güneşi” olarak bilinen coğrafi işaret tescilli Mardin bulgurunu Türkiye’nin dört bir yanındaki sofralarla buluşturmayı ve Türk mutfağının gelişimine katkıda bulunmayı amaçlıyor. Yanı sıra, Filiz Mardin Bulguru ile marka, Mardin’in tarımsal zenginliğini ve kültürel mirasını ulusal düzeyde tanıtmak için önemli projelerde yer almaya devam ediyor. Filiz’in yenilikçilik, kalite ve geleneksel lezzetlere saygı olan marka değerlerini yansıtan bu ürün aynı zamanda markanın yerel değerleri destekleme ve bu değerleri geniş kitlelere tanıtma misyonunu pekiştiriyor.
Brand Week’in odağı olan marka stratejileri ve yenilikçilik açısından bakıldığında, Filiz Mardin Bulguru, bir markanın yerel ürünleri destekleyerek, hem bölgesel kalkınmaya katkıda bulunabileceğini hem de bu süreçte kendi marka değerini artırabileceğini gösteren başarılı bir örnek olarak öne çıkıyor.