Eren Perakende CEO’su Osman Şentürk, Intersport’un Türkiye’deki konumunu, pazarlama stratejilerini ve Darüşşafaka Basketbol sponsorluğu başta olmak üzere spor bilincini artırma projelerini değerlendirdi. Ayrıca, markanın geleceğe dair hedeflerini paylaştı.
Intersport’un Eren Perakende distribütörlüğündeki ikinci yılını geride bırakırken, pazarlama stratejinizdeki en önemli değişiklikler ne oldu? Bu süreçte markanın Türkiye’deki konumu nasıl şekillendi?
Global markaları Türkiye’de en etkili şekilde konumlandırma vizyonumuz doğrultusunda Intersport ile çok güçlü bir dönüşüm süreci geçirdik. İki yıl önce 9 mağaza ile başlayan yolculuğumuzda, bugün 24 mağaza ve 14 bin metrekareyi aşan bir büyüklüğe ulaştık. Ancak bizim için büyüme sadece sayılardan ibaret değil; esas hedefimiz, sporu herkes için erişilebilir kılan bir deneyim ekosistemi oluşturmak.
Bu süreçte de pazarlama stratejimizin merkezine deneyim mağazacılığını yerleştirdik. Artık mağazalarımız, tüketicilerimizin yalnızca alışveriş yaptığı değil, sporun ruhunu deneyimlediği alanlara dönüştü. Örneğin, koşu alanlarımızda müşterilerimiz kendileri için en uygun ayakkabıyı test edebiliyor, mini futbol sahalarımızda kramponları deneyimleyebiliyor ya da yoga matı köşelerinde ürünleri birebir keşfedebiliyor.
Ayrıca Intersport’u Türkiye’de sporun kalbi haline getirmek istedik. Bu nedenle, yerel içgörülerimizi global yetkinliklerimizle harmanlayarak her spor branşı için uzmanlaşan, sporseverleri yalnızca müşteri olarak değil, bir topluluğun parçası olarak gören bir yapı inşa ettik.
Aktif yaşamı desteklemek adına Intersport olarak nasıl bir misyon benimsiyorsunuz? Türkiye’de spor bilincini artırmak ve bireyleri aktif yaşam tarzına yönlendirmek için hangi projeleri hayata geçiriyorsunuz?
Günümüzde spor artık sadece bir aktivite değil, sağlıklı ve dengeli yaşamın temel taşlarından biri. Biz de, Intersport markamızla; insanları harekete geçiren, spor yapmayı daha erişilebilir ve sürdürülebilir kılan bir marka olmayı misyon edindik. Spor bilincini artırmak için hem fiziksel alanlar hem de dijital kanallar aracılığıyla tüketicilerimizle buluşarak sporu hayatlarının doğal bir parçası haline getirmeyi amaçlıyoruz.
Bu vizyon doğrultusunda topluluk temelli bir yaklaşımla hareket ediyor, sadece mağazalarımızda değil, sahada da sporseverler ile buluşuyoruz. Running, training ve futbol gibi branşlarda düzenlediğimiz etkinlikler ve antrenmanlarla sporu teşvik ediyor, tüketicilerimizi aktif bir yaşam tarzına yönlendiriyoruz.
Teknoloji tarafında da büyük bir dönüşüm yaşıyoruz. Mağazalarımızda hayata geçirdiğimiz SafeSize teknolojisi ile tüketicilerimize en uygun spor ayakkabılarını sunuyor, alışveriş deneyimini tamamen kişiselleştiriyoruz. Ancak bizim için inovasyon yalnızca teknolojiyle sınırlı değil; sporun ruhunu ve enerjisini her noktada hissettirebilmek için spor etkinliklerindeki sponsorluklarımızla geniş bir ekosistem yaratılmasını sağlıyoruz.
Mağazacılık ve dijital stratejilerileriniz açısından, fiziksel mağazacılık ile e-ticaret dengesini nasıl sağlıyorsunuz?
Günümüzde spor alışverişi, bir ürünü satın almaktan çok daha fazlasını ifade ediyor. Bu nedenle fiziksel mağazalarımızın sağladığı deneyim odaklı alışveriş ortamını, dijital kanallarımızın sunduğu kolaylık ve erişilebilirlikle destekleyerek, müşterilerimizin ihtiyaç duydukları ürünlere diledikleri yerden ulaşmalarını sağlıyoruz.
E-ticaret kanalımızda, kullanıcı dostu bir alışveriş deneyimi sunarken, spor kategorilerine özel detaylı ürün açıklamaları ve kullanım ipuçları paylaşıyoruz. Böylece tüketicilerin ihtiyaçlarına en uygun ekipmanı seçmelerine ve maksimum verimlilikle kullanmalarına yardımcı oluyoruz.
Mağaza içindeki mini sahalar ve koşu bantları gibi alanlar, tüketicilere ürünlerimizi birebir deneyimleme fırsatı sunuyor. Fiziksel mağazacılıkta oluşturduğumuz bu interaktif deneyimi, dijital platformlara da taşıyarak kullanıcıların benzer bir etkileşimi online ortamda da yaşayabilmesini sağlıyoruz. Bu dengeyi kurmak, müşteri deneyimini bütünsel ve kesintisiz hale getirmemizin önemli bir parçası.
Online kanallarımızda ürün çeşitliliğimizi artırarak tüketicilere daha fazla seçenek sunuyoruz. Son iki yıl içinde, platformumuzdaki ürün sayısını 4 katından fazlaya çıkararak kapsamımızı önemli ölçüde genişlettik.
Online ve offline kanallarımızı entegre eden altyapımız sayesinde, müşteri deneyimini en üst seviyeye taşıyoruz. Örneğin, mağazadan teslimat ve online siparişlerde iade kolaylığı gibi uygulamalarla alışveriş sürecini hızlandırıyor ve daha esnek hale getiriyoruz. Önümüzdeki dönemde, dijital içeriklerimizi spor kategorileri bazında daha da geliştirerek, tüketicilerimize koşudan fitness’a, futboldan basketbola kadar farklı branşlarda rehberlik sunmayı ve onlara ilham vermeyi hedefliyoruz.
Darüşşafaka Basketbol Takımı sponsorluğu, İntersport’un marka kimliğiyle nasıl örtüşüyor? Bu iş birliği kapsamında gerçekleştirmeyi planladığınız projeler ve sosyal sorumluluk çalışmaları var mı?
Darüşşafaka Basketbol Takımı ile gerçekleştirdiğimiz sponsorluk, Intersport’un sporu birleştirici bir güç olarak görme vizyonunun doğal bir yansıması. Darüşşafaka, yalnızca bir spor kulübü değil; aynı zamanda eğitimi ve genç bireylerin gelişimini odağına alan, köklü bir değer. Bu iş birliği ile gençlerin hem bedensel hem de zihinsel gelişimlerine katkı sağlamayı hedefliyoruz.
Bu sponsorlukla sporun eğitim ve sosyal sorumlulukla nasıl iç içe geçebileceğini göstermeyi hedefledik. Darüşşafaka ile el ele vererek, genç yeteneklerin yetişmesine katkı sağlamak bizim için büyük bir gurur kaynağı. Aynı zamanda, Türkiye’de basketbolun gelişimine destek olmak adına Intersport Yıldızlar Ligi’ne isim sponsoru olarak 9-17 yaş aralığındaki yaklaşık 2.000 genç sporcunun bu turnuvada kendini geliştirmesine katkı sunuyoruz.
Amacımız yalnızca bugünün sporcularına destek vermek değil; aynı zamanda sporu bir yaşam biçimi haline getirerek geleceğin yıldızlarını yetiştirmek. Bu doğrultuda, gençlerin spora erişimini artıran, onları destekleyen ve ilham veren projeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz.
Gelecek hedefleriniz doğrultusunda, Türkiye’de hayata geçirmeyi planladığınız yeni projeler, yatırımlar ve büyüme stratejileriniz neler?
Intersport’un ailemize katılmasının ardından iki yıl içerisinde mağaza ve çalışan sayımızı 2.5 katına, metrekarelerimizi ise yaklaşık 3 katına çıkardık. Ancak büyümemizi yalnızca rakamlarla sınırlı görmüyoruz; mağazalarımızı konsept olarak yenileyerek, tüketicilerimiz için sporun ve aktif yaşamın merkezi haline getirmeyi hedefledik. Eren Perakende’nin perakendedeki güçlü uzmanlığını Intersport’un global deneyimiyle birleştirerek, markamızı spor kategorilerinde uzmanlaşmış bir referans noktası olarak konumlandırdık.
Önümüzdeki 5 yıl içinde Intersport’un mağaza sayısını 100’e ulaştırarak, sporun farklı branşlarında daha fazla insana dokunmayı amaçlıyoruz. Bununla birlikte, yalnızca fiziksel büyümeye değil, sporun her alanında daha geniş kitlelere ulaşmaya odaklanıyoruz. Özellikle koşu, futbol, basketbol, fitness ve outdoor sporları gibi branşlarda spor kültürünü yaygınlaştıracak projeler geliştiriyoruz. Yerel maratonlardan kulüp etkinliklerine, bireysel katılımın olduğu spor aktivitelerine kadar birçok alanda aktif rol alarak, Intersport’un “Herkes için spor” felsefesini güçlendirmeye devam edeceğiz.
Bunun yanı sıra, kış sporlarındaki varlığımızı da artırıyoruz. Kayak ve snowboard gibi branşlarda hem amatör hem de profesyonel sporcular için önemli bir adres olmayı hedefliyor, bu spor dallarının daha geniş kitleler tarafından benimsenmesini teşvik ediyoruz. Ayrıca, genç sporculara yönelik projeleri destekleyerek Türkiye’nin spor potansiyelini açığa çıkarmak ve toplumsal farkındalığı artırmak da önceliklerimiz arasında yer alıyor.
Önümüzdeki dönemde de Intersport ile sadece bir perakende markası değil, spor kültürünü güçlendiren, insanları hareket etmeye teşvik eden bir topluluk olma vizyonuyla yatırımlarımıza devam edeceğiz.
Kurum Sayfasına Git