Skip to content Skip to footer

Şirin Işık: “Geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da çift haneli büyümeyi hedefliyoruz”

Humm Organic Genel Müdürü Şirin Işık:

Humm Organic, kuruluş hikayesini, geniş ürün çeşitliliğini ve Türk tüketicisinin organik atıştırmalıklara olan ilgisini şekillendiren faktörleri paylaştı. Markanın hedef kitlesi ve özellikle çocuklar için organik beslenmenin neden önemli olduğu konusunda detaylı bilgiler verdi. Ayrıca, organik beslenmenin ne anlama geldiğini açıklayarak Türkiye ve küresel pazarda organik atıştırmalık sektörünün mevcut durumunu değerlendirdi. Son olarak, Humm Organic’in sektördeki hedeflerini ve geleceğe yönelik vizyonunu aktardı.

Humm Organic’in çıkış fikrini kısaca anlatır mısınız? Hangi iç görüden yola çıktınız?

Humm Organic, 2017 yılında, kendi annelik deneyimlerinden ilham alan üç başarılı kadın tarafından, çocuklarının sağlıklı beslenmesine adanmış tutkulu bir misyonla kuruldu. Ana hedef, öncelikle çocukların sağlıklı beslenmesine katkıda bulunmaktı ki bugün halen aynı hedefle, daha fazla çocuğun organik, sağlıklı ve temiz içerikli ürünlere erişimini artırmak için çalışıyoruz. Geliştirdiğimiz %100 organik ve sağlıklı atıştırmalıklarla her ne kadar çocuklar için yola çıkmış olsak da kısa sürede, yetişkinlerin de ilgisini çekmeyi başardık. Bu sayede, pazarda önemli bir yer edindik ve lider markalar arasına yerleştik. Bugün itibarıyla Humm Organic, diyet yapanlardan sporculara, vegan beslenenlerden ve glüten hassasiyeti olanlara kadar geniş bir kitlenin gözdesi haline geldi.

Ürünlerinizden bahseder misiniz?

Humm Organic olarak tüm ürünlerimizi “temiz beslenme”ye uygun formüle ediyoruz. Hiçbir katkı maddesi içermeyen, %100 organik Humm’lar bu özellikleriyle gelişme çağındaki çocukların beslenmesinde önemli rol oynuyor. Kraker ve grissiniden kahvaltık gevreğe, kurbiyeden keke, her damak zevkine hitap eden geniş bir ürün portföyümüz var. Şeker ilavesiz, renklendirici ve koruyucu içermeyen sağlıklı atıştırmalıklarımıza; pazarda bir ilki temsil eden portakallı ve çilekli organik kurabiyeleri ekledik. Öyle ki çilekli kurabiyenin bir benzeri yok, portakallı kurabiyenin ise organiği yok… Yani Türkiye’de bir ilk. Portakal tozu, çilek püresi, organik buğday unu ve elma suyu gibi tamamen doğal bileşenlerle hazırlanan Humm kurabiyeleri, gıdalara tat ve koku vermek amacıyla kullanılan aroma vericileri dahi içermiyor. Ürünlerimizin tamamı temiz içerikli olmanın yanı sıra glütensiz ve vegan seçenekler de sunuyor. Geçtiğimiz yıl ürünlerimizle; Feed the Future Yarışması’nda “Organik Çocuk/Bebek Ürünü” kategorisinde, Gıda Plus Yarışması’nda “En Yenilikçi Atıştırmalık” kategorisinde, Sürdürülebilirlik Akademisi tarafından verilen sürdürülebilir gıda ödüllerinde ise “İnovasyon” kategorisinde ödüle layık görüldük. Bu ödüller markamızın yenilikçi yaklaşımının somut bir kanıtı niteliğinde.

Cilekli Kurabiye

Türk tüketicisinin organik atıştırmalıklara olan ilgisi ne düzeyde ve bu ilgiyi neyin şekillendirdiğini düşünüyorsunuz?

Araştırmalar, tüketicilerin %66’sının ara öğünlerde mutlaka bir atıştırmalık ihtiyacı olduğunu ve bir atıştırmalık tükettiğini söylüyor. Biz de araştırma şirketi Twentify ile, Türkiye’yi temsil eden 18-50 yaş arası bin katılımcı ile organik ve sağlıklı gıda tüketimi üzerine detaylı bir araştırma gerçekleştirmiştik. Özetle, tüketiciler sağlıklı ve organik beslenme konusunda eskisinden çok daha fazla duyarlı. Araştırmada öncelikle Türk halkının organik beslenmeden ne anladığını sorguladık. Cevapların büyük çoğunluğu organik beslenmeyi; koruyucu katkı maddesi içermeyen, doğal, temiz içerikte üretilen ve organik serfikalı olarak sıralıyor. Bu da bize organik beslenmeye yönelen kişilerin bilinçli bir tüketici grubunu kapsadığını gösteriyor. Bu ilginin sebebini de sorguladık. Katılımcıların yüzde 30’undan fazlası, hamilelik sürecinde veya çocuğu olduğunda ilk kez organik gıda tüketimine başlıyor. Bu sonuçlar gösteriyor ki, anneler çocuklarının sağlığı için son derece duyarlı ve öğrenmeye açık, annelik organik beslenmede önemli bir motivasyon kaynağı.

O halde en büyük hedefiniz ebeveynler

Evet, araştırma yol haritamızı ve hedef kitlemizi çok net çizmiş oldu. Anneler çocuklarının sağlığını bu kadar önemsiyorken, çocukları erken yaşta temiz beslenmeyle tanıştırmak, yetişkinleri de bilinçlendirmek en önemli amacımız olmalıydı. Tüm iletişim çalışmalarımızı da bunun üzerine inşa ettik. Özellikle gelişme çağındaki çocuklarımızın bilinçlenmesi gerektiğini toplumun değişimi adına önemsiyor ve sürdürülebilir sorumlu iletişim çalışmalarına ağırlık veriyoruz. Ebeveynlere anlatacak çok şeyimiz var.

Peki çocuklarımızın neden organik beslenmesi gerektiği konusunda yeterince bilinçli miyiz? 

Günümüzde bilinçli ebeveynler, çocuklarının sağlıklı gelişimi için organik beslenme kültürünü benimsiyor. Bu farkındalık sadece günümüzü değil, çocuklarımızın tüm yaşamını etkileyecek önemli bir yatırım. Çünkü erken yaşlarda edinilen sağlıklı ve sürdürülebilir beslenme alışkanlıkları, ilerleyen yıllarda güçlü bir bağışıklık sistemi ve daha kaliteli bir yaşam anlamına geliyor. Bilimsel araştırmalar, organik ürünlerin besin değerlerinin daha yüksek olduğunu kanıtlıyor. Bu ürünler, çocuklarımızın gelişim döneminde ihtiyaç duydukları tüm besin öğelerini doğal yollarla almalarını sağlıyor. Hareketli ve gelişim dönemindeki çocuklar enerjilerini hızla tüketir. Bu dönemde tüketilen gıdaların kalitesi ve saflığı, çocuğun gelecekteki sağlığını şekillendirir. Organik gıdalar, içerdikleri yüksek besin değerleri ve doğal aromalarıyla çocukların hem sağlıklı gelişimine katkıda bulunuyor hem de doğal tatları keşfetmelerini sağlıyor.

Çocuklarımıza sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazandırmak için, onları organik beslenme sürecine dahil etmeliyiz. Organik meyve barları, tam tahıllı kurabiyeler ve doğal içerikli atıştırmalıkları birlikte seçerek, beslenme konusundaki bilinçlerini artırabiliriz. Organik besinlerin taze tüketilmesi, hem daha keyifli bir beslenme deneyimi sunuyor hem de sindirim sistemini olumlu etkiliyor. Unutmayalım ki, erken yaşlarda kazanılan bu alışkanlıklar, gelecekte sağlıklı tercihler yapan bireyler yetiştirmemize yardımcı olacak ve temiz bir gelecek için atılan en önemli adımlardan biri olacaktır.

Portakalli Kurabiye

Organik beslenmenin ne olduğunu bilmeyen bir kitle de var değil mi?

Araştırmaya katılanların neredeyse yarısının organik atıştırmalık konusunda kavram karmaşası yaşadığı görülüyor. Organik beslenmeyi genelde sadece sebze ve meyve yemekle ilişkilendiriyorlar. Sağlıklı gıda, taze gıda, doğal gıdayla organiği karıştırıyorlar. Bu bulgu, markamız için önemli bir ders niteliğinde: Organiğin ne olduğu ve neden bu kadar önemli olduğu konusunda daha çok kişiye ulaşmaya ve anlatmaya çalışmalıyız. Evet, önemli bir mesafe kat ettik ve organik atıştırmalık pazarının büyüklüğüne bakıldığında gayet güzel bir konumdayız, ancak bu yeterli değil. Hedefimiz, organik beslenmenin gerçek anlamını ve faydalarını daha açık ve net bir şekilde anlatmak. Tüketicilerimizi eğitmek, bilgilendirmek ve sağlıklı seçimler yapmalarına yardımcı olmak, herşeyden önce aldıkları ürünün etiketini okumalarını sağlamak için daha fazla çaba sarf etmeliyiz. Bu, yalnızca bizim değil, sağlıklı yaşam bilincinin yaygınlaşması için hepimizin sorumluluğu.

Türkiye’de ve küresel pazarda organik atıştırmalık pazarı ne durumda, ne kadar büyümesini ön görüyorsunuz?

Küresel organik gıda pazarı büyüklüğü 2023 yılında 177,08 milyar dolar, 2024 yılında ise 199,35 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2032 yılına kadar pazar büyüklüğünün 529,64 milyar dolara çıkacağı öngörülüyor. Avrupa, 2023 yılında %44,17’lik bir pazar payıyla organik gıda pazarına hakim oldu. Geçtiğimiz iki yılda gerçekleşen küresel büyüme trendinin bu yıl da devam edeceğini öngörüyoruz. Türkiye’de ise organik gıda ve sağlıklı atıştırmalık pazarı, gelişme alanları oldukça fazla olan, henüz doygunluğa ulaşmamış ve günden güne büyüme trendini sürdüren bir pazar. 2025 yılında ülkemizde de küresel trende paralel bir büyüme bekliyoruz.

Humm Organic olarak hedefleriniz neler?

Sektördeki gelişime paralel olarak, geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da çift haneli büyümeyi hedefliyoruz. Bu kapsamda; var olduğumuz kanalları etkin bir şekilde kullanmaya devam edecek ve çeşitli kampanyalarla buralardaki varlığımızı daha da artıracağız. Bu yıl odağımızda, daha çok inovasyonu tüketicilerimizle buluşturmak olacak. Bu yılın ve hatta sonrasının başlıca trendlerinden biri olacak, “kişiselleştirilmiş deneyimlere” ve “kişiye özel ürünlere” odaklanacağız. Beslenme dünyasında sürdürülebilirlik, temiz beslenme ve organik besinler olmak üzere üç ana tema öne çıkacak. Bizim de önceliklerimiz bu 3 tema üzerine inovasyonlarımızı gerçekleştirmek olacak. Son 3 yılda 3 kat büyüme elde ettiğimizi, önümüzdeki 5 yıl içinde de hedefimiz 5 kat büyümek olduğunu söylemiştik. Bu hedefe ulaşmak için 2024’teki iş planımızın başında yurt dışına açılmanın fizibilite çalışmalarını yapmak vardı. Çalışmalarımızı tamamladık ve bu yıl artık meyvelerini yemeyi hedefliyoruz.