160 yıl önce Eminönü’nde 17 metrekarelik dükkân ile yola çıkan Hafız Mustafa 1864’ün 16’ncı mağazası Nişantaşı’nda açıldı. Nişantaşı mağazası, markanın köklü geçmişiyle modern yüzü arasında köprü olacak. Dünya markası olma yolunda da emin adımlarla ilerleyen Hafız Mustafa 1864, global yolculuğuna Dubai’den sonra Londra ile devam edecek.
Temeli yaklaşık 1,5 asır önce İstanbul Bahçekapı’da atılan Hafız Mustafa 1864’ün büyüme yolculuğu hız kesmeden sürüyor. Köklü markayı 2007 yılında devralan Ongurlar Ailesi, Hafız Mustafa 1864’ün 16’ncı mağazasını Nişantaşı’nda açtı. Nişantaşı mağazasının şirketin gelişim yolculuğunda ayrı bir önemi olduğuna işaret eden Hafız Mustafa Yönetim Kurulu Üyesi Eren Ongurlar, “Nişantaşı mağazamız, köklü geleneksel duruşumuzun yanı sıra, modern dünyayı da kucaklayan yenilikçi yüzümüzün güçlü bir simgesi oldu. Geleneksel ve eşsiz lezzetlerimizi farklı kesimlere ulaştırmak, farklı damak zevklerinin tümüne hitap edebilmek önemli bir hedefimizdi. Nişantaşı mağazamız bu yolda kritik bir dönüm noktası teşkil etti. Bu tür atılımlarla ülke çapında farklı karakterli birçok semte, lokasyona ulaşırken, dünyada da önemli sayıda ülkede var olmak istiyoruz. Çünkü Hafız Mustafa 1864 sadece ürün pazarlayan bir marka değildir, geleneksel tatlılarımızı dünyaya tanıtan lezzet elçisidir, kültür elçisidir” dedi.
Türkiye’nin lezzet elçisi Hafız Mustafa 1864, Londra’yı tatlandıracak
Türkiye’nin lezzet elçisi Hafız Mustafa 1864, zengin Osmanlı mutfağının önemli parçası olan tatlı kültürünü, Dubai’den sonra İngiltere’nin başkenti Londra’ya da taşıyor.
Londra mağazasının açılışını Eylül ayında yapacaklarını belirten Eren Ongurlar açıklamasını şöyle sürdürdü: “2025 yılı sonuna kadar dünya çapında toplam 45 yeni mağaza açmayı planlıyoruz. İstanbul’da 40 bin metrekarelik büyük bir üretim tesisini tamamlamak üzereyiz. Ayrıca Londra’da da yaklaşık 2 bin metrekarelik bir üretim tesisi kuracağız. Bin metrekarelik Londra mağazamız şehrin en prestijli caddesi olan Knightsbridge’de ünlü alışveriş merkezi Harrods’ın tam karşısında hizmet verecek.”
“Geleneksel mirasımıza sahip çıkarken, yeni ve heyecan verici tatları arıyoruz”
Eren Ongurlar, Bahçekapı’daki ilk dükkânın taşıdıkları köklü geçmişin en değerli simgesi olduğu için açık kaldığını ve hep açık kalacağını vurguladı ve “Geleneklerimize şaşmaz bir titizlikle bağlılığımızı sürdürürken, bir yandan da modern vizyonumuzla yenilikçiliği ve sürekli gelişimi ilke edinmiş bir firmayız. Geleneksel reçetelerimize sadık kalıyoruz. Çünkü bu reçeteler bize Osmanlı’dan kalan bir miras. Mirasımıza sadakat vazgeçilmez ilkemizken, bu mirası günümüze taşıma ve modern insanın beklentilerine de karşılık verebilme çabamız markamızın özgün ve yenilikçi yönelimi. Ürünlerden şube dekorasyonu ve personel üniformalarına kadar Osmanlı kültürünü yaşatmaya çalışırken, yeni ve heyecan verici tatlar araştırmaya ve menümüze dahil etmeye çaba gösteriyoruz. Bu çabadan daha da güçlü sonuçlar alabilmek için bir Ar-Ge birimi kurduk. Birimin çalışmaları sonucu inovatif denilebilecek birçok yeni ürünü müşterilerimizin beğenisine sunmayı planlıyoruz. Yenilikçi ürünlerimiz, geleneksel tatlıların tarihi lezzetlerini bozmadan, modern tatlarla harmanlanmış özel tarifler içerecek. Bunlara örnek olarak şimdilik mesir macunlu kahvemizi ve ala sosu gösterebiliriz.”
Köklü geçmişini gururla geleceğe taşıyor
Hacı İsmail Hakkı Bey’in, oğlunun adı ile kurduğu Hafız Mustafa şirketini devralan Ongurlar Ailesi, Osmanlı’nın zengin tatlı kültürünü günümüze taşırken 1,5 asırlık tariflere titizlikle sadık kalıyor.
Temeli 1864 yılında İstanbul Bahçekapı’da atılan Hafız Mustafa alanında birçok ilke ev sahipliği yaptı. Osmanlı’nın modernleşme yolculuğunda, Tanzimat döneminin misyonlarını şiar edinen Hafız Mustafa, kazandığı uluslararası madalyalarla simgeselleşen başarılarını ilk poğaça tarifini bularak taçlandırdı.
Hafız Mustafa 1864 sadece Türk lokumu ve tatlıları üretmiyor. Baklava, kadayıf, muhallebi, pasta, sütlü tatlılar ve su böreği gibi birbirinden iddialı birçok farklı ürünü müşterilerinin beğenisine sunuyor. Bu ürün çeşitliliğini gittikçe artırmayı hedefleyen Hafız Mustafa 1864, üretim sürecinde yoğun teknoloji kullanıp, yüksek kalite ve mükemmel hijyen koşullarını vazgeçilmez görürken, tarihi Hafız Mustafa dokusunu ve lezzetini sürdürebilmeyi en temel düstur olarak saptamış durumda.