Great Place To Work® Türkiye Topluluğu Genel Müdür Yardımcısı Volkan Tarsus, “En İyi İnsan ve Kültür Liderleri 2025” listesiyle yalnızca liderleri ödüllendirmeyi değil, insan odaklı iş yeri kültürünü güçlendirmeyi amaçladıklarını anlattı. Tarsus, güven temelli liderliğin ve çalışan refahını önceleyen yaklaşımların, iş dünyasında sürdürülebilir başarının anahtarı olduğunu vurguladı.
“En İyi İnsan ve Kültür Liderleri 2025” listesi ile nasıl bir vizyon ortaya koymak istiyorsunuz? Bu listenin iş dünyası için en önemli mesajı sizce nedir?
En İyi İnsan ve Kültür Liderleri 2025 Araştırması ve Listesi insan ve kültür alanında fark yaratan liderleri görünür kılacak olmasının yanı sıra araştırmamız kapsamında hazırlayacağımız detaylı rapor ile insan ve kültür alanında bizlere önemli veriler sunacak ortaya koyduğumuz bu vizyon, iş dünyasında başarının artık yalnızca finansal performansla değil, insana verilen değer, güven temelli sürdürülebilir iş yeri kültürü ile ölçülmesi gerektiğini göstermek, yüksek güven kültürü organizasyonlar için yüksek performansı ortaya çıkartan önemli bir stratejik unsur..
Bu liste, çalışanlarını sadece bir iş gücü değil, organizasyonun kalbi ve geleceği olarak gören liderleri görünür kılıyor. Great Place To Work® olarak 170’den fazla ülkede gerçekleştirdiğimiz analizler- kalıcı değer yaratan organizasyonların arkasında, çalışan deneyimini sürekli geliştiren, güveni, adaleti ve kapsayıcılığı temel alan liderlik anlayışları olduğunu bize gösteriyor.
Dolayısıyla bu liste, hem liderlerin ortaya koyduğu vizyonu tüm iş dünyasına ilham verecek bir platformda buluşturmayı, hem de Türkiye’de insan ve kültür odaklı yönetim anlayışının gelişimine ivme kazandırmayı amaçlıyor. İş dünyası için en önemli mesajımız da bu: Geleceğin liderleri güven temelli ve insan odaklı yaklaşımlarını tutkulu bir şekilde sürdürebilir kılan liderlerdir.
Bu sürecin bir yalnızca bir ödül süreci değil, sektörün güçlü uygulamalarını keşfetmeye yönelik bir araştırma olduğunun altını çiziyorsunuz. Neden böyle bir yaklaşımı tercih ettiniz?
Çünkü bizim için amaç sertifikasyon ve En İyi İşverenler listelerimizde olduğu gibi yalnızca bir ödüllendirme ya da takdir süreci oluşturmak değil herkes için harika iş yeri inşasına katkı sağlayan şirketlerin hikayelerini ve başarılarını bu alanda gerçekleştirdikleri en iyi uygulamaları ön plana çıkartarak paylaşmak ve güçlü bir hareket oluşturmak, bu süreci bir yarışma olmaktan ayıran en önemli nokta da bu: burada kazanan ya da kaybeden yok, aksine herkes için öğrenme ve gelişim fırsatı var.
Great Place To Work’ün 35 yıllık çalışan deneyimi ve iş yeri kültürü uzmanlığı ile Bilimsel ve şeffaf metodoloji ile hazırlanan bu araştırma yalnızca liderlerin kendilerini değerlendirmelerini olanak tanımakla kalmıyor; aynı zamanda sektördeki en iyi örnekleri görünür kılıyor. Böylece liderler kendi deneyimlerini karşılaştırma şansı buluyor, organizasyonlar birbirinden ilham alıyor ve kolektif bir gelişim zemini oluşuyor. Biz bu yaklaşımı özellikle tercih ediyoruz çünkü amaç, bireysel bir rekabet yaratmak değil; iş dünyasında insan odaklı dönüşümü güçlendirmek ve birlikte daha iyiye ulaşmak.
Katılımcılar bu sürece dahil olarak hangi kazanımları elde ediyor? Onları en çok motive eden şey sizce sektörün nabzını tutmak mı, güçlü uygulamaları görmek mi yoksa anlamlı bir topluluğun parçası olmak mı?
Bu sürecin en önemli kazanımı vizyoner bir topluluğun ve hareketin parçası olmak, Great Place To Work® Community çatısı altında gerçekleştirilecek buluşmalar ve farklı etkinlikler sayesinde sektördeki diğer liderlerle bir araya gelerek deneyimlerini paylaşma ve güncel trendleri yakından takip etme fırsatı bulacaklar. Diğer önemli kazanımlarından bir diğeri de “En İyi İnsan ve Kültür Lideri” unvanına sahip olmak ve bunu bir yıl boyunca tescilleyen rozetle görünür kılmak. Bu unvan, insan ve kültür alanında görev alan liderlerin profesyonel itibarı açısından çok güçlü bir referans niteliği taşıyor.
Sizce “insan ve kültür” alanında bir lideri gerçekten farklılaştıran temel özellikler nelerdir?
Öncelikle güven yaratabilme becerisi çünkü güven kültürü organizasyonların başarısını etkilen en önemli yaklaşımlardan biri. Söylediği ve yaptıkları arasında tutarlılık olan, açık iletişim kuran, adil, kapsayıcı ve çeşitliliğe önem veren liderler çalışanlarının gönülden bağlılığını kazanıyor ve yüksek performansı tetikliyor. Bunun yanında psikolojik güvenlik ve çalışan refahını öncelikleyen esneklik, çeviklik, yenilikçi bakış açısı ve çalışan deneyimini sürekli iyileştirme tutkusu, bir lideri diğerlerinden ayrıştıran en önemli özellikler.
Bu listenin Türkiye’de insan ve kültür yönetimine nasıl bir katkı sağlamasını hedefliyorsunuz?
Her şeyden önce Türkiye’de bu alanda ilk kez gerçekleştirilen bireysel liderlik değerlendirmesi hem profesyonellerin görünürlüğünü artıracak hem de sektör genelinde ilham verici uygulamaların yaygınlaşmasına katkı sağlayacak. Hedefimiz, güçlü liderlik örneklerini görünür kılarak insan odaklı iş yeri kültürünün daha geniş bir şekilde benimsenmesine aracılık etmek ve şirketlerin stratejik öncelikleri asında olması için farkındalık oluşturmak.
İnsan ve kültür liderlerinin gelecekte hangi konulara daha çok odaklanması gerekecek? Örneğin teknoloji, esneklik, çalışan deneyimi, sürdürülebilirlik gibi başlıkların önemini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Gelecekte hem liderlerin hem de organizasyonların, sürdürülebilir başarı için güvenin kurum kültürünün omurgası olarak görmek ve stratejik adımları bu yönde atmak en önemli unsur olacak. Liderlerin şeffaflık, adalet ve kapsayıcılığı merkeze alarak güven ortamını sürekli beslemeleri ve çalışanların yalnızca iş performansını değil, bütünsel refahını da gözeten programlara odaklanmaları oldukça önemli,
Önümüzdeki dönemlerde liderlerin odaklanması gereken başlıca konular şu şekilde öne çıkıyor:
- Güven Temelli Kültür: Şeffaflık, adalet ve kapsayıcılığı esas alan güven ortamı, sürdürülebilir başarı için kritik.
- Çalışan Refahı: Psikolojik sağlık, finansal koçluk ve esnek çalışma modelleri gibi uygulamalar, çalışan deneyimini doğrudan güçlendiriyor.
- Teknoloji ve Yapay Zekâ: İnsan odaklı dijitalleşme, hem verimliliği artırıyor hem de çalışanların iş hayatında destekleyici bir rol üstleniyor.
- Çeşitlilik ve Dahil Etme: Farklı kimlik ve bakış açılarını değerli kılan kapsayıcı politikalar, kurumların yenilikçi ve dayanıklı olmasını sağlıyor.
- Liderlik Gelişimi: İlham veren, ekiplerine hizmet eden ve iş birliği kültürünü güçlendiren liderlik anlayışı, kurum kültürünün gelişiminde belirleyici rol oynuyor.
- Sosyal Sorumluluk ve Sürdürülebilirlik: Topluma ve çevreye katkı sağlayan kurumların, çalışanları nezdinde daha yüksek bir bağlılık yarattığı görülüyor.
Son olarak, bu listeye aday olmayı düşünen liderlere veya kurumlara vermek istediğiniz mesaj nedir?
Bu listeye aday olmayı düşünen liderlere vermek istediğim mesaj şu: Gerçek liderlik, çalışanlara yalnızca bir görev tanımının parçası olarak değil, tüm yönleriyle birer insan olarak yaklaşmaktan geçiyor. Güven, Saygı, hakkaniyet ve kapsayıcılık bu yaklaşımın temel taşlarıdır.
Eğer organizasyonunuzda güven ortamını güçlendiriyor, çalışanların sesine değer veriyor ve adalet duygusunu pekiştiriyorsanız; bu listeye dahil olmak yalnızca sizin görünürlüğünüzü artırmakla kalmaz, aynı zamanda tüm iş dünyasına ilham verir. Çünkü biz bu süreçte, iş yerlerini daha iyi hale getiren, insana değer veren ve kültürü dönüştüren liderleri görünür kılmak istiyoruz.