İstihdam ile ilgili açıklanan hedefler beni hep umutlandırır.
Öyle ya, şu sektör bu kadar kişi diye sıralanır liste.
Gerçekleşen her istihdam bir mutluluktur bence.
Önce 2019 yılında sağlanan istihdamlarla ilgili bir haberi paylaşmak istiyorum.
‘‘ 1.4 Milyon Kişiye İstihdam Sağlandı İŞKUR, 2019 yılı istihdam rakamlarını açıkladı. Buna göre istihdam yüzde 19,5 artarak 1,4 milyonun üzerine çıktı. Özellikle kamuda kadın istihdamı yüzde 68’in üzerine çıktı. Geçen yıl işverenlerin en çok talep ettiği meslek ise satış danışmanı oldu.
2019’da En Çok İstihdamın Gerçekleştiği İlk 20 Meslek
Meslek Şirketlerin talep ettiği kişi sayısı İstihdam edilen kişi sayısı
Satış Danışmanı 122.904 99.083
Güvenlik Görevlisi 77.510 67.489
Turizm – Otelcilik Elemanı 65.414 58.927
Konfeksiyon İşçisi 50.607 42.964
Garson 62.229 42.588
Kasiyer 37.913 28.328
Dikiş Makinecisi 45.929 28.029
Büro Memuru 37.664 24.150
Reyon Görevlisi 28.089 20.869
Çağrı Merkezi Temsilcisi 26.373 16.612
Proses İşçisi 17.614 15.513
Perakende Satış Elemanı 16.077 14.281
Konfeksiyon Makinecisi 28.388 11.988
İmal İşçisi 12.255 10.464
Yük Taşıma Şoförü 15.754 9.105
Müşteri Hizmetleri Görevlisi 11.130 8.641
Aşçı Yardımcısı 13.236 8.146
İmalat İşçisi 8.347 7.789
Ön Muhasebeci 18.583 7.214
Genel Toplam 2.152.048 1.490.276 (1)’’
Yukarıdaki verilerde perakendenin payı azımsanmayacak boyutta.
Diğer iş kollarındaki istihdam da bir o kadar önemli doğallıkla. Özellikle genel kapsamda dahi olsa Satış Danışmanlarının payı yüksek. Kasiyer ve Reyon Görevlisini de eklediğimizde veriler iyi gibi.,
Yukarıdaki verilerde perakendenin payı azımsanmayacak boyutta.
Diğer iş kollarındaki istihdam da bir o kadar önemli doğallıkla. Özellikle genel kapsamda dahi olsa Satış Danışmanlarının payı yüksek. Kasiyer ve Reyon Görevlisini de eklediğimizde veriler iyi gibi.
Ancak bazı konuları irdelemek gerekiyor. Bu irdeleme bazı soruları sorduruyor bana.
1. Şirketlerin talep ettiği ile istihdam edilen kişi sayısı arasındaki fark. Bu fark hangi sebeplerden kaynaklanıyor? Bir tarafta işsizlik oranlarının yüksekliği baz alındığında diğer taraftan arada çıkan farkın daha az olması gerekmez mi?
2. İstihdam edilenlerin kaçı çalışmaya devam ediyor?
Bazı firmaların İŞKUR’un avantajlarını kullandığı ve buna paralel elemanları sık değiştirdiği ‘rivayet’ ediliyor.
İşinden memnun olmayan, kendisinden memnun olunmayan ve/veya farklı sebeplerle işini değiştirenleri ayrı tutuyorum tabii.
Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) Genel Müdürü Cafer Uzunkaya; ‘‘ İşverenlerin diplomadan ziyade pratik bilgiye ve tecrübeye önem verdiğini söyleyen Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) Genel Müdürü Cafer Uzunkaya, işgücü piyasasının imalat sektöründe personele ihtiyaç duyduğunu, hizmet sektöründe hem personel sıkıntısının olduğunu hem de üretim sorununun yaşandığına dikkat çekti.’’ ‘‘Önemli olan işgücü piyasasına girebilmek kadar ayakta kalabilmektir.’’ (2)
3. Perakende sektörünün istihdamdaki payının korunması ve/veya artması için farklı teşviklere ihtiyaç var mı?
Organize perakende açısından bakıldığında bence var. Ancak farklı dengeler açısından bakıldığında ortak sorunlarda anlaşmak gerekiyor derim.
İstihdam her kesim için önemli! Doğallıkla perakende sektörü içinde çok önemli! Bu konunun değindiği başka bir haberden de alıntı yapmak istiyorum.
‘‘ Biriken talep perakendeye 2020 yılı için umut oldu. Ertelenen talebin etkisiyle organize perakende sektörü, 2020’de yüzde 10’luk reel büyüme bekliyor. Artan büyümenin bu yıl 40 bin olan istihdam sayısını 2020’de 100 bine çıkarması öngörülüyor.
Perakende Yasası, yeni yılda gündemin ilk sırasında.
Gıda perakendesinin 2020’deki gündem maddelerinin başında yeni perakende yasası oluşturacak. Ticaret Bakanlığı’nın gündeminde olan taslakta market markalı ürünlerin satışının yüzde 20’yle sınırlandırılması planlanıyor. Gündemdeki diğer konu ise marketlerin pazar günü kapatılması.
Başta discount marketler olmak üzere sektör temsilcileri her iki uygulamanın da tüketiciyi mağdur edeceği kanısında. Uygun fiyat arayışı nedeniyle her 100 tüketiciden 80’inin ortalama üç market gezdiğini söyleyen Gıda Perakendecileri Derneği Başkanı Galip Aykaç, ‘Market markalı ürünlere kısıtlama getirilmesi sektöre ve tüketiciye zarar verecek. Marketlerin pazar günü kapalı olması istihdam kaybı yaratacak. Ticaretin böyle kısıtlanması hem sektörün hem de ülkenin gelişiminin önüne geçer’ diyor. ’’(3)
Konu ile ilgili olarak, Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) Başkanı Ömer Düzgün ise;
‘‘ Marketlerin çalışma gün ve saatlerini belirleyen Konya kararı, tüm Türkiye çapında yaygınlaşmalı.
Yeni açılacak marketler ile mevcut marketler arasındaki mesafe yasa ile belirlenmeli ki esnafımıza ayakta kalabilmeleri için yeterli yaşam alan kalsın. Çalışma gün ve saatleri yine yasa ile düzenlenmeli ki, gençlerimiz artık perakendeciliği bir meslek olarak görebilsin ve istihdam edilme süreleriyle birlikte kariyer olanakları da artabilsin. Ayrıca marketlerimizde sattığımız gıda ürünlerine uygulanan KDV de eşitlenmeli ki hem enflasyonla mücadeleye hem müşterilerimize hem de esnafımıza destek olunabilsin. Yasadan bir diğer beklentimiz ise marketlerde satılan tüm ürünlerin gramajlarının standartlaştırılması. Atılmasını acil bulduğumuz tüm bu adımların, zorlu rekabetin küçük esnafı götürdüğü iflasların önüne geçeceğine ve ülkemizin yerli markalarıyla büyümesine fırsat vereceğine inanıyoruz.’’(4)
Bazı konulardaki farklılıklar ortak platformlarda buluşmayı zorlaştırır. Ancak revize edilmesi beklenen Perakende Yasasının tüm paydaşlar için bir şemsiye olacağını umuyor ve öylede olmasını diliyorum.
Eğer önümüzdeki yıllar içerisinde özellikle market sektöründe ‘2,5’ firma kalmasını istemiyorsak, birçok kesime önemli işler düşüyor…
Kaynaklar: (1) 26 Ocak 2020 Hürriyet, Noyan DOĞAN (özetle)
(2) 20 Kasım 2019 Sputnik (özetle)
(3) 26 Aralık 2019 Dünya.com Leyla İLHAN (özetle)
(4) Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) sitesi (özetle)