Çok sevdiğim sözlerden biridir, “Ölçmek bilmektir, bilmek de yönetmektir.”
Muhtemelen mühendislikten geliyor. Bu sözden yola çıkarak, sizlerle buluşma fırsatı olarak büyük bir memnuniyet ile kaleme alacağım yazı serimde, perakende sektörüne ve işletme içinde yapılması gerekenlere veriler ile yaklaşacak, deneyim ve tecrübelerimi sizler ile paylaşacağım. Nitekim bilginin paylaştıkça değer kazandığına inananlardanım.
25 yıldır şirketim ile perakendenin tam olarak içindeyim. Çok değerli büyüklerim ile çalışma fırsatlarım, yurtiçi ve yurtdışı perakendeciliğine yönelik inanılmaz deneyimlerim oldu. Birçok konferans ve eğitime katıldım. Her sektörden perakendeci ile proje çalışmalarım, akşam yemeklerinde hoş sohbetlerim oldu. En iyi yaptığımı düşündüğüm şey de, her bir temasımdan kendime gelişim fırsatı yaratmaya çalışmak oldu.
Tabi ki bu gelişim yolculuğunda en önemli konulardan biri de vizyoner bir başkana sahip olmak…
Ona sektörde “abi” derler. Her kelimesini dikkatle dinlerim. Takdirleri de, eleştirileri de oluyor ancak hiçbir zaman motivasyon kaybımız olmuyor. Çünkü biliyoruz ki her sözünün altında bir tecrübe var. Tabi düşüncelerimizi de paylaşmaktan hiçbir zaman çekinmedik, her konuyu rahatlıkla konuştuk, tartıştık. Bu hararetli tartışmalar ve beyin fırtınaları birçok yeni fikrin de kıvılcımı oldu.
Sohbet tadında bir girişle merhaba dedikten sonra şimdi de perakendede neler oluyor birlikte bakalım.
Heyecanla başladığımız 2020 yılı pandemi süreci ile bir anda değişime uğradı. Gıda sektörü tüm dünyada gelişim gösterirken, gıda dışı sektör ise duraksamaya geçti. İç pazarda elbette ki örnek alınacak birçok iyi ve kötü perakendeci örneği var. Bu örnekleri hep birlikte model olarak takip ediyoruz. Artık dünya global, bizler de kesinlikle globali takip etmeli ve geleceğe işletmelerimizi hazır etmeliyiz. Öncelikle her şeyin başı vizyon… Gelecekte nereye varmayı hedefliyorsak bunu belirlemeliyiz. Hiç bir şey için geç değil, bugün bile ilk adımı atabiliriz.
Bu yazımızda hep birlikte alttaki veriyi yorumlayalım. Yapılan araştırmalarda 2016 yılı ile 2019 yılı arasında Avrupa’ da gıda perakendesinin geldiği noktayı görmekteyiz.
*EHİ Retail İnstitute 2019 konferansında sunulan veriler
Avrupa gıda perakendesi alt yapıda enerji verimliliği, çevre duyarlılığı yaklaşımı, temel ekipmanlar ve kategori konusunu çözmüş ve artık yönelimini verimlilik ve satış arttırıcı fonksiyonlar üzerine yapılandırmış. Aydınlatmanın satışa etkisi, raflar ve mağaza içi yerleşimi, ürün yerleşimi gibi başlıklardaki değişkenliği grafikte görebiliyoruz.
Burada dikkatinizi çekmek istediğim bir konu da şu; Tüm araştırmalar gösteriyor ki fiyat kriteri hiçbir zaman birinci sırada değil. Günümüzde rekabet çok fazla ve fiyat ile bir yerlere varmamız mümkün değil. Bile bile bu alanda rekabete girmemeliyiz. Neredeyse tüm perakende noktaları ürünü aynı fiyata sunarken, ‘biz ne yapabiliriz de müşteriyi kendimize çekebiliriz’ sorusunu kendimize sorup çok iyi değerlendirmeliyiz.
Her bir başlık aslında şirketlerimiz için tek tek analiz edilmeli.
Farklı düşünmenin zamanı geldi de geçiyor.
En azından her gün bir saat rutin işimizi bırakalım ve geleceğimize yönelik ekip olarak düşünelim. Tüm çalışanlarımızı ve müşterilerimizi bu çalışmaya katalım. Aslında elimizde birçok verimiz var, başarı ve başarısızlık hikayeleri var.
Önemli olan yarına bugünden farklı başlayabilmek…
Değişim için hazır mısınız? Haydi, ilk adımı bugün, şu an siz atın.