Skip to content Skip to footer

“Teknolojinin Dalgasında Geleceği Şekillendirmek: Yapay Zekanın Gücü ve Perakendenin Dönüşümü”

Yapay zeka girişimcisi Mustafa Süleyman, dünyada büyük yankı uyandıran “The Coming Wave / Yaklaşan Dalga: Teknoloji, Güç ve 21. Yüzyılın En Büyük İkilemi” kitabında, “Yaklaşan teknoloji dalgasının insanlık tarihini bir dönüm noktasına götürdüğüne inanıyorum. Eğer bunu dizginlemek mümkün değilse, türümüz için sonuçları dramatik hatta muhtemelen vahim olacak. Dahası bu teknolojilerin meyvelerinden mahrum kaldığımızda da tehlikede ve zor durumda kalacağız” diyor.

Yeni teknolojileri tüm boyutlarıyla ele alan Mustafa Süleyman’ın bu çarpıcı tespiti iş dünyasının oyuncularını da derinlemesine düşünmeye zorluyor. Benim de içinde bulunduğum teknoloji perakendeciliği sektörü, yeni teknolojilerin sunduğu fırsatlar ve risklerle doğrudan yüzleşen bir alan olarak bu dönüşümün tam merkezinde yer alıyor. Yapay zeka, otomasyon, veri analitiği gibi teknolojik gelişmeler iş süreçlerimizi dönüştürdüğü gibi bu dönüşüme ayak uyduramayanlar da oyunun dışında kalıyor.

Fırsatlarla birlikte riskleri de akıllıca yönetmemiz gereken bir dönemden geçiyoruz. Veri güvenliği, etik ve yasal çerçeveler, yapay zeka çıktılarının doğru analizi, farklı yetkinliklere sahip insan kaynağını yetiştirmek gibi pek çok konuyu dikkate almamız gerekiyor. Gelişen yeni teknolojiler, sektörümüzün geleceğini şekillendiren önemli dinamikler arasında yer alıyor.

KPMG’nin “2023 Küresel Teknoloji Raporu”na göre pek çok şirket teknoloji yatırımının kar veya performansta yüzde 10’un üzerinde artış sağladığını düşünüyor ki, bu oran bir önceki yıl yüzde 2,5 imiş. Yine aynı araştırmada şirketler, yapay zeka ve makine öğrenimini kısa vadeli hedeflerine ulaşmak için en önemli teknolojiler olarak görüyor. Katılımcıların yüzde 57’si, üretken yapay zeka da dahil olmak üzere yapay zeka ve makine öğreniminin önümüzdeki üç yıl içinde iş hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olacağına inanıyor.

Yeni nesil tüketicileri yakalamak, marka sadakatinde ve satın alma tercihlerinde öne çıkmak için bütünsel ve kapsamlı deneyim sunmak, güven ve değer odaklı bir yaklaşımla hareket etmek gerekiyor. Kişiselleştirilmiş, hızlı, sorunsuz ve sürdürülebilir bir alışveriş deneyiminin yolu da dijital çözümlerden geçiyor. Aynı zamanda tedarik zinciri yönetimi, satış verimliliği ve müşteri hizmetleri alanlarında üretken yapay zeka uygulamalarıyla süreçleri iyileştirmek ve daha verimli hale getirmek mümkün oluyor.

Biz Teknosa’da tüm bu bahsettiğim süreçlerde yapay zeka çözümleriyle ilerliyoruz. 2024 itibarıyla tedarikçi pazarlık süreçlerimize yapay zeka temelli dijital teknolojileri sistemimize dahil ettik. Müşterilerimizi daha yakından takip etmek ve beklentilerine yanıt vermek için kullandığımız veri analizi araçlarında yapay zeka çözümlerine yer veriyor, büyük datayı birlikte yönetiyoruz. Ayrıca müşteri sorunlarını çözen chatbot ve livechat gibi yapay zeka bazlı uygulamaları hayata geçirerek teknolojiyi en etkili şekilde kullanıyoruz. 2023 sonunda üretken yapay zeka teknolojisiyle geliştirdiğimiz dijital elçilerimiz Burak ve Selin’i tüm iletişim kanallarımızda tüketicilerimizle buluşturduk. 2024 Ağustos ayı itibarıyla da ülkemizin ilk yapay zeka destekli dijital satış danışmanı asistanı Bilge’yi ekibimize dahil ettik. Bilge, satış ekiplerini kişisel ve mağaza performansları hakkında bilgilendiriyor, ay sonu tahminleriyle satış takımına yol gösteriyor, gelişim alanlarıyla ilgili tavsiyelerde bulunuyor.

Tüm bu adımlarımız, yapay zekanın gücünü doğru stratejilerle birleştirerek müşterilerimize daha iyi hizmet sunmamızı ve sektördeki öncü konumumuzu güçlendirmemizi sağlıyor. Biliyoruz ki sürdürülebilir başarı, sadece bugünün ihtiyaçlarını karşılamakla değil, geleceği bugünden inşa etmekle mümkün olabilir.

Modern yönetim teorisinin babası Peter Drucker’ın dediği gibi, “Geleceği tahmin etmenin en iyi yolu, onu yaratmaktır.”